Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) İklim Değişikliği ve Sağlık COP26 Özel Raporunda, 31 Ekim-12 Kasım tarihlerinde İskoçya'nın Glasgow kentinde düzenlenecek Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) 26. Taraflar Konferansı (COP26) öncesinde liderler ve COP26 ülke delegasyonlarına iklim değişikliğiyle mücadeleyi hızlandırmaları yönünde çağrı yapıldı.
Fosil yakıt kullanımı sonucu meydana gelen ve iklim değişikliğini tetikleyen hava kirliliğinin dünyada her bir dakikada gerçekleşen 13 ölümün sorumlusu olduğuna işaret edilen raporda, "Fosil yakıt kullanımı bizleri öldürüyor. İklim değişikliği, insanlığın karşı karşıya olduğu en büyük sağlık tehdidi. Dünyada iklim değişikliğinin sağlık etkilerinden muaf biri bulunmuyor ancak bu durumu toplumun en savunmasız ve dezavantajlı kesimleri orantısız şekilde daha fazla hissediyor." ifadeleri kullanıldı.
Raporda, insan sağlığının enerji, ulaşım, doğa, gıda sistemleri ve finans sektörü ile ekonominin tamamına yönelik ve büyük ölçekli dönüşüm sağlayacak adımları içerecek şekilde korunması gerektiğinin altı çizildi.
İklim kriziyle mücadelede "hakkaniyet" çağrısı
Dünya çapında sağlık uzmanları, kuruluşlar ve paydaşlarla yapılan çalışmalar sonucunda iklim kriziyle mücadele ederken biyolojik çeşitliliği ve sağlığı korumak amacıyla atılması gereken 10 öneri sunulan raporda, şunlar kaydedildi:
"Sağlıklı iyileşmeyi taahhüt edin, ekonomilerin salgın sonrası toparlanma sürecinin sağlıklı, yeşil ve adil şekilde gerçekleşmesi için adım atın. Sağlığımız pazarlık konusu değildir, BM iklim müzakerelerinin merkezine sağlık ve sosyal adaleti koyun. İklim değişikliğiyle mücadelede en yüksek sağlık, sosyal ve ekonomik kazanımları önceliklendirin. İklim değişikliğine karşı dayanıklı ve çevresel açıdan sürdürülebilir sağlık sistemleri ve altyapıları inşa edin. Özellikle kömür tüketimine bağlı hava kirliliğinden kaynaklı ölümleri engellemek için yenilenebilir enerjiye dayalı, adil ve toplumun tüm kesimlerini kapsayan dönüşüme rehberlik edin ve enerji yoksulluğunu sonlandırın. Sürdürülebilir ve sağlıklı kentsel tasarımla ulaşım sistemlerini teşvik edin. Sağlığımızın temeline, doğa korumayı ve bozulan ekosistemleri restore etmeyi yerleştirin. İklim ve sağlık açısından fayda sağlayacak sürdürülebilir ve dirençli gıda üretimiyle daha uygun fiyatlı ve besleyici beslenme biçimlerini teşvik edin. İnsanların hayatlarını kurtarmak adına daha sağlıklı, daha adil ve daha yeşil bir geleceğe finansman sağlayın. Sağlık sektöründeki uzmanlara kulak verin ve iklim için acil reçete hazırlayın."
Raporda görüşlerine yer verilen DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, salgının insanlar, hayvanlar ve çevre arasındaki hassas ve yakın ilişkiye ışık tuttuğunu belirterek, "Gezegenimizi öldüren sürdürülemez seçimler, aynı zamanda insanların ölümüne neden oluyor. DSÖ, tüm ülkeleri, küresel ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlandırmak üzere COP26'da kararlı adımlar atmaya davet ediyor. Bu kapsamda atılacak adımlar yalnızca yapılması gereken şeyler olduğu için değil, aynı zamanda kendi çıkarlarımıza uygun olduğu için atılmalı." değerlendirmesinde bulundu.
Ghebreyesus, sağlık hizmeti verilen her yerde iklim değişikliğinin neden olduğu sağlık etkilerine maruz kaldıklarını ifade ederek, iklim değişikliğiyle mücadelede insan sağlığının ve hakkaniyetin merkeze konulmasını talep ettiklerini kaydetti.
45 milyon doktor ve 300 sağlık kuruluşundan açık mektup
Rapor, aynı zamanda dünyanın farklı bölgelerinde görev yapan 45 milyon doktor ve sağlık sektörünü temsil eden 300 kuruluşun, hükümet liderleri ve COP26 delegasyonlarına iklim krizine yönelik gerçekçi adımların atılması için çağrıda bulunduğu açık mektupla aynı zamanda yayımlandı.
Mektupta, Paris Anlaşması kapsamındaki iklim taahhütleri ve planlarına sağlık konusunun da dahil edilmesi istenirken, yüksek gelirli ülkeler, sera gazı emisyonlarını daha fazla azaltmaya, düşük gelirli ülkelere vadettikleri finansmanı sağlamaya davet edildi.
Mektupta uzmanlar, tüm ülkeleri fosil yakıtlardan uzaklaşmaya ve salgın sonrası toparlanma sürecinde yatırımların iklim eylemiyle birlikte sosyal ve sağlık eşitsizliklerini de azaltacak şekilde gerçekleştirme çağrısında bulundu.