Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı 1. Bölge Müdürü ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) Üyesi Serdar Yücel, İstanbul'da taksi sayısının artırılması talebi ve bu konuda UKOME'nin verdiği karara ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, megakentte taksi taşımacılığında nicelik değil, nitelik problemi olduğunu bildirdi.
Öncelikle yapılması gerekenin sayının artırılması değil, kaliteli ve konforlu bir taşıma yapılmasını sağlayacak önlemlerin alınması olduğunu aktaran Yücel, şunları kaydetti:
"İstanbul kent içi ulaşımında faaliyet gösteren ticari taksilerle ilgili her türlü ruhsatlandırma işlemleri ile alım satım izinleri (tahsis belgesi), İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce gerçekleştirilmektedir. Söz konusu taksileri kullanan şoförlere ait 'toplu ulaşım şoför kartını' İBB vermektedir. 28 Ekim'de gerçekleştirilen UKOME toplantısında İBB tarafından yapılan sunumda yer alan Beyaz Masa'ya gelen şikayet bilgilerinden de anlaşılacağı üzere İstanbul'da taksi taşımacılığına yönelik esas problemin yaklaşık yüzde 95 oranında şoför ve şoför davranışlarından kaynaklı olduğu görülüyor. Bahse konu şikayet verilerinde araç gelmemesi oranı yüzde 3,06 olarak ifade edilmiştir. Bu verilerden de anlaşılacağı üzere taksi taşımacılığında nicelik değil, nitelik problemi bulunmaktadır. UKOME, yasa gereği kurulmuş teknik bir kurul olup üyeleri de konusunda uzman yetkili bürokratlardan oluşur. Siyasi yönü yoktur, gündemdeki konuları teknik olarak inceler."
"Hizmet kalitesinin artırılması yetkisi İBB'dedir"
Serdar Yücel, müşteri memnuniyetini esas alarak söz konusu şikayetleri ortadan kaldıracak kurumun İBB olduğunu belirtti.
Yücel, "Taksilerde hizmet kalitesinin artırılmasına yönelik olarak eğitim, kontrol, denetim, yönetimde yetki ve sorumluluk yine İBB'dedir. Dijital uygulamalar vasıtasıyla müşteri memnuniyeti ölçülebilir. Belirli bir memnuniyet oranını sağlayamayan şoförlerin toplu ulaşım şoför kartları iptal edilmek suretiyle söz konusu ticari taksi sürücüleri sistemin dışında bırakılarak hizmet kalitesi artırılabilir. Bu bağlamda ticari taksi müşterileri dijital uygulamalarda yer alan memnuniyet oranlarına bakarak istediği niteliğe sahip taksiyi seçme imkanına kavuşabileceklerdir." ifadelerini kullandı.
Yücel, ticari taksi sürücülerine yönelik gerekli eğitimlerin verilmesi ve dijital uygulamalarla yolcu-araç eşleşmelerinin güvenli platformlarla sağlanarak yolculuk memnuniyet değerlendirilmesi yapılması gerektiğini bildirdi.
Dijital aplikasyonlarla taksi işletmeciliğinde operasyonel işletme verimliliğinin artırılması gerektiğini vurgulayan Yücel, "Mevcut taksi işletme sistemi rehabilite edilmeden, operasyonel işletme verimliliğinin artırılmasına yönelik stratejiler geliştirilmeden, yeni işletim modeli ortaya konulmadan doğrudan taksi sayısını artırmaya yönelik atılacak adımlar kent içi trafik akışını ve güvenliğini olumsuz etkileyecek, daha da kaotik hale getirecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Taksilerde dijital uygulama kullanılmasının önemine işaret eden Yücel, bu araçların tamamında dijital uygulamaların kullanılmasını sağlayacak tedbirler alınması gerektiğini kaydetti.
"Pilot uygulama niteliğinde yeni bir taksi işletim sisteminin hayata geçirilmeli"
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı 1. Bölge Müdürü ve UKOME Üyesi Yücel, Temmuz 2021'de yapılan toplantıda kent içi toplu ulaşım sisteminde yer alan ve trafiğe olumsuz etkileri olan 750 adet minibüs ile 250 adet taksi dolmuşun taksiye dönüşüm kararı alındığını, bu kararla 1.000 adet yeni taksi arzı gerçekleştirildiğini hatırlattı.
Bu taksilerde çalışacak şoförlerin uygun görülen sürede eğitim almalarının sağlanması gerektiğini kaydeden Yücel, "Özlük haklarına dair gerekli olan düzenlemelerin yapılması gibi hususları içeren çalışma usul ve esaslarının ivedilikle belirlenmesine müteakip bir nevi pilot uygulama niteliğinde olacak yeni bir taksi işletim sisteminin hayata geçirilmesi gerekmektedir." ifadesini kullandı.
Vatandaşların konforlu, güvenli ve hızlı bir toplu taşıma hizmetinden yoksun bırakılmalarının ayrı bir sorun olduğunu vurgulayan Yücel, şu değerlendirmelerde bulundu:
"İBB'nin birinci öncelikli görevi konforlu, güvenli, kolay erişilebilir toplu ulaşım sistemini İstanbullulara sağlamasıdır. Bu kapsamda İBB tarafından ivedilikle İETT hatlarına ilişkin hat optimizasyonunun yapılarak İstanbulluların ihtiyaçlarına cevap verecek, zamandan kazandıracak verimli yeni hatların oluşturulması gerekmektedir. Ayrıca, mevcut otobüs filosunun yolda kalmayacak şekilde sağlıklı çalışmasını sağlayacak bakımların ve işletmesinin yapılması sağlanmalıdır."
"Trafiğe çare olacak raylı sistemlerimizi 2022 ve 2023'te hizmete sunacağız"
Serdar Yücel, trafik yoğunluğuna çare olacak konforlu, güvenli ve hızlı toplu taşımaya olanak sağlayan raylı sistem hatlarının kısa sürede hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, "Bu bağlamda Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak, Gayrettepe-İstanbul Havalimanı, Halkalı-İstanbul Havalimanı, Tavşantepe-Sabiha Gökçen Havalimanı, Bakırköy (İDO)-Kirazlı, Başakşehir-Kayaşehir metro hatları, Altunizade-Çamlıca Raylı Sistem Hattı, Kazlıçeşme-Sirkeci Kentsel Ulaşım ve Reakreasyon Odaklı Dönüşüm Projeleri'nden oluşan toplam 103,3 kilometre uzunluğundaki raylı sistem hatlarını 2022 ve 2023'te İstanbul'da yaşayan vatandaşlarımızın hizmetine sunmuş olacağız." ifadelerini kullandı.