Çoruh Nehri Havzası Rehabilitasyon Projesi'nin kapanış toplantısına katılmak üzere kente gelen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, AK Parti İl Başkanlığını ziyaret ederek, partililerle bir araya geldi.
Pakdemirli, burada yaptığı konuşmada, dadaşlar diyarı Erzurum'da olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Kuraklığın önemli ölçüde kendini hissettirdiğine ve son iki yılda yağışların az olmasına dikkati çeken Pakdemirli, "Son iki senedir yağışlarımız aşağı yukarı, yüzde 25 azalma kaydıyla ortalama seviyenin yani bu yılı da eklersek 2021 yılındaki ortalama yağışlarımız da yüzde 50'nin altında gerçekleşti. Bununla mücadelenin tek yolu ise sulama ve depolama sistemlerini bitirmek. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çok büyük yatırımlar yapıldı. Bugüne kadar 613 baraj bitirdik, yatırımlarımız devam ediyor. Yatırımlar artırarak devam edecek." diye konuştu.
Pakdemirli, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecini, dünyanın henüz atlamadığını ve etkilerinin sürdüğünü belirtti.
Dünya genelinde bir gıda terörü olduğunu ifade eden Pakdemirli şöyle konuştu:
"Henüz bu maskeleri ağzımızdan çıkartamadık, halen maskelerle devam ediyoruz. Gerçekten tüm dünyada bir gıda terörü esiyor. Gıda fiyatları girdi fiyatları bütün fiyatlarda ciddi bir artış var. Maalesef istediğimizin ötesinde artışlar var. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de artış var. Belirli yerlerde kuraklık, belirli yerlerde üretim azlığı var ama bugünkü fiyatların artışını ortaya koyacak bir şey yok. Buğdayın fiyatı bir buçuk-iki misline, ayçiçeğin fiyatı dünya piyasalarında iki misline, gübre 3-4 misline gelmiş durumda. Bakanlık olarak şöyle bir öngörü yapıyoruz; pandemiyle ilgili riskler ortadan kalktığı zaman, dünyadaki fiyat karmaşasının doğru ve düzgün bir yere geleceğini düşünüyoruz."
Pakdemirli, fiyatların artışına işaret ederek şubat ayından itibaren değişikliklerin olmasını beklediklerini anlatarak, şöyle devam etti:
"Bu fiyatların artmasının ana sebeplerinden birisi dünyadaki büyük fonlar daha önce hiç girmedikleri kadar gıda ve emtiaların üzerine girmeye başladılar. Gerek ayçiçek gerek diğer hububat fonlarında olsun şubat ayından itibaren bu emtiaların üzerinden, dünyadaki büyük fonların çekileceğini düşünüyoruz. Böyle bir dönemi tüm dünyada idare etmek zordu ama AK Parti'nin güçlü iktidar kadrolarıyla bu dönemi önemli problem olmadan atlattık. Belki gıda artışları oldu ama burada en önemli mesele dar gelirlinin meselesini çizmekti. Arkadaşlarımızla başta Cumhurbaşkanımızın emriyle dar gelirlinin gelir meselesini çözmek kaydıyla bir nebzede olsun vatandaşı rahatlatma cihetine giriyoruz. Yakın bir zamanda bu işlerin de yavaş yavaş geriye doğru çözüleceğine inanıyorum."
Pakdemirli, hükümetin, dünyada devam eden enerji, tarım, su kıtlığı, gıda kıtlığı, yangınlarla mücadele gibi konularda önemli performans gösterdiğini dile getirdi.
"AK Parti dışında hangi iktidara olursa olsun bu işin altından kalkamazdı" ifadesini kullanan Pakdemirli, şunları kaydetti:
"Türkiye’nin gündemi zor bir gündem, bunu kabul etmemiz lazım. Terörle ilgili gündemimiz var. Allah'a şükürler olsun, terörle olan sorunlar hemen hemen bitti, bitecek konuma gelmiştir. Türkiye tüm zorluklara, zorlu bir coğrafyada olmasına rağmen benim inancım 21. yüzyılda dünyanın ve bölgenin zenginliğinden daha fazla pay alabilecek ülkedir, sadece biraz daha sabır. Birliğimizi, dirliğimizi biraz daha koruyalım. Bana göre Türkiye’nin ekonomideki yeri de hak ettiği yer değildir. Türkiye’nin temel ekonomik değerlerinin hiçbiri, bugünkü döviz kuru diğer ekonomideki meseleleri hak eden noktada değildir. Bunların hepsi Türkiye'nin üretim ve istihdam performansıyla düzelir."
"Sürekli olarak kurumlarımızı yıpratmanın peşindeler"
Bakan Pakdemirli, birlik ve beraberlik içinde olunması halinde sorunların üstesinden gelineceğini aktardı.
Ekonomik değerlere bakıldığı zaman Türkiye'nin döviz artışındaki meselenin ekonomideki ana meselesi gibi göründüğüne atıfta bulunan Pakdemirli, şöyle devam etti:
"Türkiye’de ekonomik değerlere baktığımızda döviz dışında Türkiye’nin en ana meselesi yok gibi görünüyor. Hep birlikte bunların üstesinden geleceğimizden emin olmanızı istiyorum. Cuma günü bizim bütçemiz vardı. Bu bütçeye gittiğimizde şöyle bir şeyle karşılaştım. Bütün partiler hizmet için var. ‘Biz hizmet edeceğiz’ diye geliyorlar ama Türkiye’nin neden bizlere daha ihtiyacı olduğunu, neden AK Parti’nin maalesef alternatifi olmadığını bir kez daha müşahede ettim. Biz orada ne anlatırsak anlatalım, bizi dinlemek haricinde, devletin bakanı konuşuyor. Bizi konuşturmamak sadece bağırmak, çağırmak dışında maalesef hiç bir vizyonları yok, eleştirebilecekleri bir konu yok. Eleştiri getirdiğin zaman ‘böyle yanlış olmuştur ama bunun da doğrusu budur’ diye böyle konumda olmadılar. Sürekli olarak kurumlarımızı yıpratmanın peşindeler."
"Çiftçimizi hiçbir zaman mağdur etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz"
Pakdemirli, muhalefet partilerinin devlet kurumlarını eleştirirken izlediği yolun yanlış olduğunu savundu.
Muhalefetin devlete dair görüşlerinin olmadığını ifade eden Pakdemirli, "Bir rakam açıklıyorum ‘kimin rakamı bu?’ diye soruyorlar. Tabii ki TÜİK’in rakamı olacak. Devletin rakamı tabii kimin rakamı olacak. Siz iktidara gelemezsiniz de geldiğinizi düşünün sizin de TÜİK’e ihtiyacınızı var. Orman yangınları var ve kimi suçluyorsunuz; Orman Genel Müdürlüğünü. Yine hangi kurum kimin kurumu devletin kurumu. Yarın bir gün ola ki iktidara gelirsen bu devletin kurumları sana lazım değil mi, lazım. Maalesef devlete dair hiçbir görüşleri, vizyonları, hazırlıkları, bir devlet bakış açıları, perspektifleri olmayan bir ana muhalefet ve onun uydularıyla karşı karşıyayız. Rakamlara inanmıyorlar, bazen bizim verdiğimiz rakamlara diyorlar ki ‘Pakdemirli’nin verdiği rakamlar maliyetin altında kalmış.’ Hani siz rakamlara inanmıyordunuz. Arpa fiyatını verirken, piyasalar aşağı yukarı 1000-1500 civarında maliyet gösteriyordu. Tabii bu kuraklık gelince bizim verdiğimiz fiyat düşük kaldı. Biz hemen kuraklık desteği getirdik ve bununla piyasalar bunun çok üstünde oluştu. Biz Hatice’ye değil, neticeye bakarız. Çiftçimiz para kazandı mı kazandı. Biz şimdiye kadar çiftçimizi hiçbir zaman mağdur etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz." dedi.
Pakdemirli, AK Parti'ye üye olanların önemli görev üstlendiğini ve bu görevin sorumluluklarının büyük olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile mesai arkadaşı olmanın gelecek için önemli olduğunu dile getiren Pakdemirli, "Hepimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın mesai arkadaşıyız. Adımınız, görevimiz ne olursa olsun, onunla beraberiz ve biriz. Sayın Cumhurbaşkanımızı destekleyeceğiz, birliğimizi, dirliğimizi muhafaza edeceğiz. Bunu Erdoğan için değil, her doğan için yapacağız. Yani çocuklarımız, evlatlarımızı için yapağız. Geleceğe yönelik iyi bir Türkiye istiyorsak, 2023’e doğru gidiyoruz. Bana göre en az beş yıl daha AK Parti kadrolarının işin başında olması lazım." diye konuştu.
Parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçildiğine de işaret eden Pakdemirli, "Bunun elbette ki eksiklikleri vardır ama eksikliklerinin giderilmesi bir süre alacaktır. Burada makas değiştirmenin anlamı, gereği yoktur. Bu anlamda Cumhurbaşkanımızın yanında olmamız gerekir." diye konuştu.