Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) ticari ve ekonomik ilişkilerini çok yönlü derinleştirmesinin her iki ülkenin de çıkarına olduğunu belirterek, "Türkiye ile BAE arasındaki iş birliğinin geliştirilmesinin, bölgedeki diğer ülkelere örnek teşkil ederken aynı zamanda bölgesel istikrarı da teşvik edebilecek olması bakımından değerli olduğunu düşünüyorum." dedi.
Muş, Dubai'de Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) organizasyonuyla gerçekleştirilen Türkiye-BAE İş Forumu'na katıldı.
Toplantının açılışında konuşan Muş, iş forumlarının, iki ülke iş dünyalarının yakınlaşmasına, birbirlerinin faaliyet alanları hakkında bilgi edinmelerine ve yeni iş birliklerinin geliştirilmesine imkan sağladığını söyledi. Muş, "Bu etkinliğin ilişkilerimizde yeni bir sayfa açarak aramızdaki pozitif diyaloğu bir adım daha ileriye taşıyacağına inancım tamdır. İki ülkenin kuvvetli iş birliği iradesi ve iş insanlarımızın azimli çalışmaları bir araya geldiğinde, güzel neticeler alacağımızdan şüphe duymuyorum." diye konuştu.
BAE'de oldukça estetik bir mimari bulunduğuna dikkati çeken Muş, Türk firmalarının bu estetik mimari içinde sahip oldukları pay, metro ve birçok büyük konut projesine sundukları katkının ülke adına gurur verici olduğunu bildirdi. Muş, "Abu Dabi Ekonomik Vizyon 2030"un yanı sıra Dubai Sanayi Stratejisi, Dubai Üç Boyutlu Yazıcı Stratejisi gibi programların, BAE'nin bugünkü geniş vizyonunu yansıttığını dile getirdi.
Türkiye'nin ise son 20 yılda her alanda çok büyük gelişme kaydettiğini vurgulayan Muş, "Zira 2020 yılında G20 ülkeleri içinde en yüksek büyüme kaydeden ikinci ülke olduk. Türkiye, nitelikli iş gücü, stratejik coğrafi konumu, başta AB olmak üzere büyük pazarlara entegrasyonu, köklü demokrasi kültürü ve şeffaf yönetim yapısıyla bölgede örnek bir model konumundadır. Bölgede önemli potansiyel arz eden Türkiye ve BAE'nin ticari ve ekonomik ilişkilerini çok yönlü olarak derinleştirmesi her iki ülkenin de çıkarınadır. Dubai'nin reeksport kapasitesini göz önüne alırsak ikili ticaretimizin daha üst seviyelere taşınabileceği aşikar olduğu kadar gereklidir de." ifadelerini kullandı.
Muş, iki ülke devlet adamları ve iş dünyalarının üç farklı etkinlik vesilesiyle bir araya geldiğine işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Söz konusu etkinliklerin her birinin, tarafların iş birliğine yönelik önemli fırsatlar ortaya çıkaracağına inanıyor ve bu fırsatların en iyi şekilde değerlendirilmesini temenni ediyorum. Bunun yanı sıra Türkiye ile BAE arasındaki iş birliğinin geliştirilmesinin, bölgedeki diğer ülkelere örnek teşkil ederken aynı zamanda bölgesel istikrarı da teşvik edebilecek olması bakımından değerli olduğunu düşünüyorum. 2020 yılında Türkiye ile BAE arasındaki ticaret hacmi pandemi koşullarına rağmen artış göstermiş ve 8,4 milyar dolara ulaşmıştır. Bu yıl 10 aylık veriler, ikili ticaretimizdeki olumlu seyrin devam ettiğini göstermektedir. Hedefimiz ilk aşamada 2017 yılı seviyesi olan 15 milyar doları yeniden yakalamak ve bu noktayı kısa sürede geride bırakmaktır."
"Yatırımcılara güvenli iş ortamı sağlamaya devam ediyoruz"
2002 yılından bu yana BAE'den Türkiye'ye gelen toplam yatırım tutarının 2020 yıl sonu itibarıyla 4,8 milyar dolara ulaştığı bilgisini veren Muş, bugün Türkiye'de neredeyse 550 BAE sermayeli şirket faaliyet gösterirken gelecek süreçte bu rakamları çok daha yüksek seviyelere çıkarmak istediklerini kaydetti. Muş, "Birçok farklı sektöre yönelik yatırım imkanları ve potansiyeliyle hem bölgemiz hem de dünyada müstesna bir yere sahip olan ülkemize siz Birleşik Arap Emirlikleri'nden iş insanlarını daha çok yatırım yapmaya davet ediyoruz." dedi.
Bakan Muş, Türk müteahhitlik firmalarınca BAE'de bugüne kadar 12,6 milyar dolar değerinde 141 proje üstlenildiğini aktararak, "Firmalarımız inşallah önümüzdeki dönemde burada çok daha büyük işler yapacaklardır. Dış ticaretin yanı sıra, yürürlükteki yatırımcı dostu politikalarımız nedeniyle uluslararası yatırımcılara da güvenli bir iş ortamı sağlamaya devam ediyoruz. Dahası, hükümetimiz, istikrar, disiplin ve dönüşüm temeline dayanan kapsamlı ekonomik politikalar dizisini harekete geçirmiştir." diye konuştu.
"Türkiye yatırım üssü haline geldi"
Türkiye'nin salgınla mücadele konusunda gereken tedbirleri süratle alırken özel sektörün de büyük bir özveriyle üretim yapmayı sürdürdüğünü belirten Muş, şunları kaydetti:
"Bunun getirisi olarak ülkemiz, tedarik zincirlerindeki kırılmalara karşın Asya-Pasifik coğrafyasının alternatifi olarak öne çıkarken küresel çapta birçok firma için gözde bir yatırım üssü haline gelmiştir. Memnuniyetle ifade etmek isterim ki Türkiye bugün dünya ticaretinde güçlü bir tedarikçi olarak konumunu perçinleştirmekte ve güçlendirmektedir. Gelişmiş sanayi altyapısı ve birikimi, nitelikli insan kaynağı ve coğrafi konumunun verdiği avantajla Türkiye, küresel çapta bir üretim ve ihracat üssü konumundadır. Türkiye’nin ihracatı, iş insanlarımızın gayretleri ve kararlılığıyla yıl sonunda 220 milyar doları yakalamak üzere hedefe kilitlenmiştir."
Türkiye olarak, BAE ile ticari ve ekonomik konularda yapıcı bir diyalog içinde bulunmak istediklerini vurgulayan Muş, bu toplantıların da bahse konu iradenin yansımaları olduğunu dile getirdi.
"BAE projelerine iştirak etmeyi arzu ederiz"
Bakan Muş, iş forumunun ardından BAE Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Thani Ahmed Al Zeyoudi ile Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantısına katıldı.
Muş, burada yaptığı konuşmada, KEK kapsamında iki ülkenin temsilcilerinin verimli görüşmeler gerçekleştirdiğini, görüşmelerde ikili ticari ilişkilerin yanı sıra ticarette karşılaşılan sorunlar ve bu sorunların çözümünü teminen uygulamaya konulması gereken tedbirlerin ele alındığını söyledi. Bu anlamda ileriye dönük bir yol haritasının ortaya çıktığını aktaran Muş, "Bu toplantılarda ayrıca, sanayi, enerji, ulaştırma, sağlık, sivil havacılık, KOBİ'ler, bilim ve teknoloji, tarım ve turizm konularındaki iş birliği konuları da değerlendirilmiştir. İkili ilişkilerimiz tüm yönleriyle masaya yatırılmıştır." ifadelerini kullandı.
Muş, bu toplantıların, ülkeler arasındaki iş birliğini daha derinlemesine ele alma imkanı sağladığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Sürekli istişare halinde olmamız büyük önem arz ediyor. Ülkelerimiz arasındaki iş birliği hem bölgelerimiz hem de ülkelerimiz önünde yeni ufuklar açacaktır. Devlet makamlarının yakın iş birliği, iş insanlarımızı da birlikte iş yapma konusunda cesaretlendirecektir. Ülkemizin özellikle müteahhitlik alanındaki tecrübelerini BAE projelerine taşıyabileceğini düşünüyoruz. Bu anlamda BAE projelerine iştirak etmeyi ve katkı sağlamayı arzu ederiz."
Toplantının ardından KEK Protokolü imzalandı.
Bakan Muş, BAE'li Bakan Al Zeyoudi'nin yanı sıra Ekonomi Bakanı Abdullah bin Touq Al Marri ile de görüştü.